BFMTV’nin Le live Week-end programına konuk olan Paris Olimpiyatları açılış töreninin sanat yönetmeni Thomas Jolly ve kostüm yönetmeni Daphne Bürki, törene ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Sunucunun açılış törenini genel olarak “çok iyi” olarak tanımladığını ancak “Son Akşam Yemeği” tablosunun canlandırıldığı sahnenin tartışmalara neden olduğunu belirtmesi üzerine Jolly, tablonun ilham kaynağının Leonardo da Vinci’nin değil Yunan mitolojisi tanrısı Dionisos’un olduğunu savundu.
Jolly, konunun Hz. İsa ile ilgili olmadığını, sahnede Dionisos’un yer aldığını belirtti. “İlk başta masaya gelen Dionisos var. Neden Dionisos var? Çünkü Dionisos Yunan mitolojisinde kutlamaların, şarabın tanrısı ve Sen nehri tanrıçası Sequana’nın babası. Burada fikir Olimpos tanrıları ile bağlantılı büyük bir pagan şenliği” şeklinde konuştu.
Jolly, çalışmalarının alay üzerine değil, yapıcı ve uzlaştırıcı bir açılış töreni düzenlemek olduğunu vurguladı. Fransa’nın ev sahipliği yaptığı Olimpiyat oyunlarının açılış töreninde, Hz. İsa’yı konu alan “Son Akşam Yemeği” tablosuna atıfta bulunan performansın tepki çekmesine rağmen, Jolly’nin amacının provokasyon olmadığını belirtti.
Fransa Katolik Kilisesi’nin resmi hesabından yapılan açıklamada, törenin Hristiyanlıkla dalga geçen sahneler içerdiği ve bu durumun derin üzüntüyle karşılandığı belirtildi. Orta Doğu Kiliseler Konseyi (MECC) ise 2024 Paris Olimpiyatları açılış töreninde yaşananların insan onuru ve özgürlükle alakalı mutlak bir cehaleti gösterdiğini ifade etti.
Daha önce tartışmalı sahne ile ilgili tepkiler yükselmiş ve dini inanca saygısızlık yapıldığı gerekçesiyle eleştirilere maruz kalmıştı. Ancak Thomas Jolly, Dionisos figürünün Yunan mitolojisiyle bağlantılı olduğunu ve amacının dinle alay etmek değil, farklı kültürleri ve uygarlıkları bir araya getirmek olduğunu savundu.
Paris Olimpiyatları açılış töreninde yaşanan bu polemik, sanatın ve dinin hassas dengesini bir kez daha gündeme getirdi. Jolly’nin açıklamalarıyla, canlandırılan sahnenin aslında farklı bir mitolojiye dayandığı ve amacının ötekileştirmek değil, birleştirmek olduğu anlaşıldı. Bu durum, gelecekteki benzer olaylarda daha dikkatli ve hassas olunması gerektiğini gösterdi.
Kaynak: ntv.com.tr
